İtalya’nın en güney ucunda yer alan bu özerk bölge , İtalyan, Arap ve Yunan kültürleriyle harmanlanmış çeşitliliğiyle, gezeceğiniz her şehirde farklı bir kültürle karşılaşacağınız sürprizlerle dolu büyük bir ada dır.
Aynı zamanda mafya kavramının doğduğu topraklardır.19. yy dan itibaren Arapların, Fransızların ve İspanyolların işgaline uğrayan adada, yönetim zafiyetinden yararlanan Mafya örgütleri yerel halkı korumak amacı ile kurulmuşlardır.
Her köşesinden tarih fırlayan bu renkli adada tapınaklar, müzeler, çeşitli doğal yapılar ve parklar ile en önemlisi halen aktif olan , Avrupa’nın en yüksek yanardağı Etna’dır.
İyonya denizinin kıyısındai Etna yanardağının eteklerinde kurulmuş olan liman şehri, Ortaçağ’dan kalma birçok katedral, manastır ve kaleleri ile ünlenmiştir. Merkez meydan Duomo gezilecek birçok tarih eser ile çevrelenmiştir. Katanya hem doğa, hem kumsal hem de tarih turizmine sahip renkli bir şehirdir.
Mutfak kültürü deniz ürünleri yönünden çok gelişmiş olmakla birlikte en meşhur yöresel yemeği, et, salça, peynir, bezelye ve pirinçten yapılan “Tavola Calda” dır.
Adanın başkenti olan Palermo, tarihi, mimarisi, sosyal yaşamı, kültür zenginliği ve gastronomisi ile öne çıkmaktadır.
Romantik, Gotik ve Barok tarzdaki kiliseleri ve sarayları, renkli gece hayatı ve festivalleri ile çok önemli bir şehirdir. Mafya’nın doğduğu şehir olarak bilinen Palermo’da “The Godfather-Baba” filminin bazı sahnelerinin de çekimi yapılmıştır.
Palermo’ya yaklaşık 40 dk. mesafede olan bu şirin balıkçı kasabası, muhteşem doğası, trafiğe kapalı daracık sokakları, orijinal haliyle korunmuş Ortaçağ ‘a ait özgün binaları, rengarenk ve cıvıl cıvıl dükkanları ile şüphesiz adanın en ilgi çekici noktalarından.
Kayalıkların tepesine konumlanmış olan Taormina Sicilya’nın incisi olarak anılmaktadır.
Çiçeklerle süslü daracık sokakları, muhteşem manzaralar sergileyen şık kafe ve restorantları,
evlerin arasına sıkışmış portakal bahçeleri, Ortaçağ’dan kalma sarayları, görkemli katedrali, Greko- Romen dönemine ait Yunan tiyatrosu, sarnıç kalıntıları ve plajdan şehire çıkan finüküler sistemi ile tümüyle büyüleyici ve romantik bir şehir.
Ünlü bilim insanı Arşimet’in doğduğu şehirolan Siracusa’nın kuruluşu antik Yunan çağına kadar gitmektedir. Tamamı UNESCO dünya mirasları koruma listesinde bulunan kent , antik Yunan ve Roma döneminden kalma açık hava tiyatroları ve dini mabetleriyle tarihin geçmişlerinde uzun bir yolculuğa çıkmak isteyenler için ideal.
Tarihi konakları ve kilisileri, muhteşem şatoları ile UNESCO dünya mirasları listesinde olan bu tarihi kent , yakınındaki bir tepe üzerinde kurulmuş ve klasik Yunan medeniyetini en iyi şekilde temsil eden La Valle dei temple ile oldukça ünlü.
UNESCO dünya miraslarını koruma listesindeki barok mimarisi ile çok dikkat çeken bir şehirdir.Tepeüzerine kurulu modern Ragusa Superiore ve alçakta kurulu tarihi Ragusa Ibla ile iki parçadan oluşan şehir, Sicilya’nın en zengin şehri. 1927 yılında birbirine birleştirilen iki bölümde , şehrin ana katedrali , Cattedrale San Giovanni Battista, Museo Archeologico Ibleo , Chiesa di Santa Maria dell’Itria kilisesi en çok gezilesi yerler arasındadır.